Hesap Günü'nün provasını yaşadığımız şu günlerde şapkamızı önümüze koyup günah çıkarma vakti gelmiş.... 2 yıldır Akçay'dayim buradaki insanların misafirperverlikleriyle yaşıyorum.... Son zamanlarda iki neşeli adamla tanıştim :) Arslan ve Ağabeyi.... O kadar tanıdıklardı ki.... Hep bir hareketlilik ama bir tanesinin gözlerinde hep bir öfke, hüzün, garip bir iç sızısı.... Akşamdan beri çok üzgünüm... Size derdimi dökeyim yine... Bazı insanlarla iki kez tanışırsın bilmeden... Yıllar önce Silivri'deki ilk yazligimizda çok eğlenceli bir arkadaş ortamımız vardı ama ben hep huzursuz bir çocuktum bi aidiyet sorunu yaşıyordum yine de uyum saglamaya çalışıyordum hepimiz çocuktuk... Karşıma durmadan çıkan ve beni çok sevdiğini söyleyen bir komşu çocuğu vardı arkadaşlarımın o kadar şirindi ki ben hem utanır hem kızardım... Bazen o kadar üstüme gelirdi ki koşa koşa abisine gider şikayet ederdim "Seviyo seni' derdi... O karşıma çıkmadığında günüm çok tatsız geçerdi... Sonra bir akşam ben evdekilerle yine uyum sorunu yaşayıp kendimi dışarı atmıştim sinirliydim çok öfkeliydim karsima cikti birden şakacı şakacı konuşmaya başladi biraz da damarima basti sonra bende bu el çevirmece varya bayilirdi kucaktan kucaga hoplasin döndürülsün sevilmeyi çok severdi... Ben de onu el çevirme oyunuyla döndürüyordum birden birşey oldu elimden biraktim düştü...Kızdım önce numara yapiyosun git diye bagirdim karşıma çıkma bir daha diye... Ağladı o ağlayınca içime birşey oldu o an sanki hayatim boyunca o anın acısını çekicekmişim gibi... Sonra bir gün bunlar bizi bisikletle sıkıştırdi biz de kaçtık o sırada Orhan babama yakalanmışlar orada ne oldu bilmiyorum ailesiyle olan problemi Duran amca babamla onlari biraraya getirerek kafesinde çözdü biz de taşındik.... Atilla'dan tutun da Aykut'a kadar hep beraberliklerimde bir problem... Arkadaşlık ilişkilerimde... Tam bir düzen kuruyorum velilerim arkadaslarim okulum öğrencilerim... Düzenim bozuluyor... O karar vermiş o gün O'na göre sevilmeyi haketmiyorum ben... Koskoca sitede belki de dünyada beni en çok seven o tertemiz kalbini kırmış öfkeli halim... Sevilmeme cezası vermiş bana kendi koca sevgisinin içinde... Aslında onu ne kadar sevdigimi onu görmeden günümün birşeye benzemedigini bilmeden... Pişmanım çünkü asla fiziki olarak zarar vermem biseye ya da birine kizarsam başka bir yere vururum... Ama onun üzüldüğü şey öyle sevilmeye nasıl karşılık verdiğimdi...Şimdi onun Atilla veya Aykut olmasına gerek yok sevilmek için o hep sevildi hep anıldı ve hep bir yürek sızısı oldu onun o hayat dolu sevgiyle ışıldayan gozleri ve kırgınlığı hiç unutulmadı... Bunlari hakettigimi düşünüyorum insanlar beni fazla affedici bulabilir ana içimde hala 27 yıl öncesinin acısı yaşıyor... Şimdi Akçay'da onu çok seviyorlar herkese teşekkür ederim... Biz olsak da olmasak da onu hep çok sevin olur mu ? Onu en çok abisi sever hiç kıyamaz onları koruyun....Hepinize teşekkürler benim yerime de bi kat daha fazla sevin... Özür dilemenin bir faydası var mı bilmiyorum "Özür Dilerim"... Size tavsiyem başta da Eşime "Seviliyorken bunu hakedin"...
28 Ağustos 2024 Çarşamba
'SEVİLMEYİ HAK EDİN'
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)